18 Şubat 2015 Çarşamba

Aşkın İlk Oyununda Vurulan Süvari

aşkın ilk oyununda vurulan süvari düştüğün yerde kuzguni geçmiş ayağa kalkmazsan rüyâ, ölüm demektir geçmiş kangrendir artık kesilmezse kanını zehirleyecek gelecek bir hisar, elbet kuşatılacak
nice kılıç oyunlarından sonra bir mızrağın ucuna asılı gördün dününü vahşetten ve göz yaşından arta kalandı aşk gördün onu da, güldürdün ölümü
şarkıların lacivert akşamı getirmesi bundandır korku gidilmemiş bir ülkedir henüz unvansızdır bu yüzden süvari kıyılar taşıyamaz olunca gözyaşı denizlerini yanaklarına büyük iş düşecek onları berkitmelesin, ki tuz yaraların yoldaşıdır her zaman aşktır ve oyun, içi çiğ ekmektir ama dışı kabuk bağlamış. sakla azığındır o, sakla zamanı gelecek ve düşler de pişecek, ağustos güneşinde
yola çıkmadın henüz ve yol seni çağırmakta şimdi yeniden bir isim beğen kendine güzelleşme anlamında, baş harfi 'şimal rüzgarı' olsun şehrinde karşılayacak seni sultan; çünkü rüyâ, hayatın panzehiridir bazen..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder