9 Aralık 2015 Çarşamba

Gülüşün Bana Tabut Göğe Dokunan


eksiltmedi beni sevdan daha bir çoğaldım
seninle her gün biraz daha
yağan yağmurlarda seslendiğim adın
benim denizlerim değil mi.

konuşacak olsam ne konuşayım seninle 
öylece sustum bekliyorum gerçeği
gidişini akla uydurmam belki kolaydı
yağmurlardan sonra yüzüm kirlenmeseydi

gülüşün o neşter, derimi kesen
kanımdan yükselen buharda telaşlı 
adımlarla giderdin sen
saymazdım takvim yapraklarını
yapraklar konuşmaz çünkü yüzümün sonbaharıyla
vardığım evlerin kapıları daha bi duvar 
elimde bipolar anahtarlar.

anksiyete ulusal marşını ezbere bilen
yine benim aklım değil mi.

koşarsan kalbim ağrır, bilince başım döner
dağa doğru yükselen ağaçlarda
azala azala yükselişin hüznü
kestirdiğim üç noktalı melodi
ağır aksak sevi değil mi.

hayır ciddi bir yanı yok bütün bunların
hafifsemeyle ortak gülümsemedir gökyüzüne bakmak
şimdi aklımda kırk tilkiyi uyandıran 
senin gülüşün değil mi..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder